
SERDAR ÖKTEM

DARK SIDE OF THE MOON
(AYIN KARANLIK YÜZÜ)

BREATHE
Breathe, breathe in the air
Don't be afraid to care
Leave but don't leave me
Look around and choose your own ground
For long you live and high you fly
And smiles you'll give and tears you'll cry
And all you touch and all you see
Is all your life will ever be
Run rabbit run
Dig that hole, forget the sun
And when at last teh work is done
Don't sit down it's time to start another one
For long you live and high you fly
But only if you ride the tide
And balanced on the biggest wave
You race toward an earl grave
TIME
Ticking way the moments that make up a dull day
You fritter and waste the hours in an off hand way
Kicking around on a piece of ground in your home town
Waiting for someone or something to show you the way
Tired of lying in the sunshine staying home to watch the rain
You are young and life is long and there is time to kill today
And then one day you find ten years have got behind you
No one told you when to run, you missed the starting gun
And you run and you run to catch up with the sun, but it's sinking
And racing around to come up behind you again
The sun is the same in the relative way, but you're older
Shorter of breathe and one day closer to death
Every year is getting shorter, never seem to find the time
Plans that either come to naught or half a page of scribbled lines
Hanging on in quiet desperation is English way
The time is gone the song is over, thought I'd something more to say
BREATHE REPRISE
Home, home again
I like to be here when I can
When I come home cold and tired
It's good to warm my bones beside the fire
Far away across the field
The tolling of the ıron bell
Calls the faithful to their knees
To hear the softy spoken magic spell
MONEY
Money, get away
Get a good job with more pay and you're OK
Money it's a gas
Grab that cash with both hands and make a stash
New car, caviar, four star daydream
Think I'll buy me a football team
Money, get back
I'm allright Jack keep your hands off my stack
Money, it's a hit
Don't give me that do goody good bullshit
I'm in the hi-fidelity first class travelling set
And I think I need a Lear Jet
Money, it's a crime
Share it fairly but don't take a slice of my pie
Money, so they say
Is the root of all evil today
But if you ask for a rise it's not surprise that they are
Giving none away
US AND THEM
Us and them
And after all, we're only ordinary man
Me and you
God only knows it's not what we would choose to do
Forward he cried from the rear
and the first rank died
And the General sat, and the lines on the map
moved from side to side
Black and blue
And who knows which is which and who is who
Up and down
And in the end it's only round and round and round
Haven't you heard it's a battle of words
the poster bearer cried
Listen son, said the man with the gun
There's room for you inside
Down and out
It can't be helped there's a lot of it about
With, without
And who'll deny it's what the fightning's all about
Out of the way, it's a busy day
I've got things on my mind
For want of the price of a tea and a slice
The old man died
BRAIN DAMAGE
The lunatic is on the grass
The lunatic is on the grass
Remembering games and daisy chains and laughs
Got to keep the loonies on the path
The lunatic is in the hall
The lunatics are in my hall
The paper holds their folded faces to the floor
And every day the paper boy brings more
And if the dam breaks open many years too soon
And if there is no room upon the hill
And if your hear explodes with dark forbodings too
I'll see you on the dark side of the moon
The lunatic is in my head
The lunatic is in my head
You raise the blade, you make the change
You re-arrange me 'til I'm sane
You lock the door
And throw away the key
There's someone in my head but it's not me
And if the cloud bursts, thunder in your ear
You shout and no one seems to hear
And if the band you (re in starts playing different tunes
I'll see you on the dark side of the moon
ECLIPSE
All that you touch
All that you see
All that you taste
All you feel
All that you love
All that you hate
All you distrust
All you save
All that you give
All that you deal
All that you buy
Beg, borrow or steal
All you create
All you destroy
All that you do
All that you say
All that you eat
everyone you meet
All that you slight
everyone you fight
All that is now
All that is gone
All that's to come
and everything under the sun is in tune
but the sun is eclipsed by the moon
BREATHE (SOLU)
Solu, solu havayı
Korkma umursamaktan
Git ama terk etme beni
Çevrene bak ve kendi toprağını seç
Yaşamın boyunca ve uçabileceğin kadar yüksekte
Ve dağıtacağın gülücükler ve akıtacağın gözyaşları
Ve tüm dokunacakların ve tüm göreceklerin
Yaşayıp yaşayacağın budur işte
Kaç tavşan kaç
Kaz o deliği, güneşi unut
Ve sonunda işin bitince
Sakın oturma şimdi yenisine başlamanın zamanıdır
Yaşamın boyunca ve uçabileceğin kadar yükseklerde
Ama yalnızca gelgitle sürüklenirsen
Ve en büyük dalganın üstünde korursan dengeni
Koşarsın erken bir ölüme doğru
TIME (ZAMAN)
Sıkıcı bir günün saniyelerini bir bir sayarak
Harcayarak geçiriyorsun saatlerini düşünmeksizin
Kendi kentindeki bir karış toprağın üzerinde dolanarak
Yol gösterecek birini ya da bir şeyi bekliyorsun
Bıkkınsın güneşin altında yatmaktan yağmuru seyretmek için evde kalmaktan
Sen gençsin ve yaşam uzun ve bugün öldürecek zamanın var
Ve bir gün arkanda harcadığın bir on yıl bulacaksın
Kimse söylemedi sana ne zaman koşman gerektiğini, kaçırdın başlangıç anını
Ve sen koşuyorsun ve koşuyorsun güneşi yakalamak için, ama o batıyor
Ve arkandan doğmak için hızla dolanıyor
Güneş aynı güneş, ama sen daha yaşlısın
Daha soluksuzsun ve bir gün daha yakınsın ölüme
Her yıl daha da kısalıyor, neredeyse hiç zaman bulamıyorsun
Planlar ya boşa çıkıyor ya da yarım sayfa dolusu karalanmış satırlarda kalıyor
Sessiz bir buhrana tutulup kalmak İngilizlere özgüdür
Zaman geçti, şarkı bitti, söyleyecek bir şeylerim daha olduğunu sanmıştım.
BREATHE REPRISE
Evdeyim, evdeyim yine
Burada olmayı seviyorum olabildiğimce
Eve döndüğümde üşümüş ve yorgun
İyi geliyor kemiklerimi ısıtmak ateşin başında
Uzakta, çayırların ötesinde
Ağır ağır çalan demir çan
İnananları dizlerinin üstüne çökmeye çağırıyor
Duymaları için tatlılıkla söylenen sihirli sözleri
MONEY (PARA)
Para, uzaklaş
Daha yüksek maaşlı güzel bir iş bul ve iyi hisset
Para, uçucudur o
Onu iki elinle sımsıkı tut ve istif et
Yeni araba, havyar, 4 yıldızlı gündüz düşleri
Sanırım kendime bir futbol takımı satın alacağım
Para, geri dön
İyiyim Jack çek elini para istifimden
Para, bir şanstır o
Sakın verme bana insanı melek yüzlü yapan o pisliği
İçindeyim birinci sınıf yüksek kalite seyahat setinin
Ve sanırım bir Lear Jet'e ihtiyacım var
Para, bir suçtur o
Eşit olarak paylaşın ama benim pastamdan bir dilim bile almayın
Para, derler ki,
Kaynağıdır günümüzdeki tüm kötülüklerin
Ama maaşınıza zam isterseniz şaşırtıcı olmaz onların
Zırnık koklatmamaları
US AND THEM
(BiZ VE ONLAR)
Bizler ve onlar
Ve topu topu, bizler sıradan insanlarız yalnızca
Ben ve sen
Yalnızca tanrı bilir yapmak istediğimizin bu olmadığını
İleri diye haykırdı geriden
ve öldü ilk sıradakiler
Ve General oturdu, ve harita üzerindeki çizgiler
yer değiştirdi bir yandan diğerine
Siyah ve mavi
Ve kim bilebilir neyin ne kimin kim olduğunu
Yukarı ve aşağı
Ve sonunda yalnızca daire ve daire ve daire
Duymadınız mı bunun sözcüklerin savaşı olduğunu?
diye haykırdı posta eri
Dinle evlat, dedi silahlı adam
İçeride senin için bir oda var
Aşağı ve dışarı
Yardımı olamaz ama etrafta ondan çok var
Onunla, onsuz
Ve kim inkâr edebilir savaşın tümüyle bu yüzden olduğunu
Alışılmışın dışında, yoğun bir gün
Aklıma bir şey geldi
Paha biçilmez olduğu için bir dilim ekmek ve çay
Öldü yaşlı adam
BRAIN DAMAGE
(BEYiN HASARI)
Deli çimlerin üstünde
Deli çimlerin üstünde
Anımsıyor oyunları ve papatya taçlarını ve kahkahaları
Delilerin yollarını sürdürmeleri sağlanmalı
Deli salonda
Deliler benim salonumda
Onların katlanmış yüzleriyle kaplanmış gazeteler yerlerde
Ve her gün gazeteci çocuk yenilerin getiriyor
Ve eğer baraj yıkılırsa zamanından yıllar önce
Ve eğer tepenin üzerinde bir oda yoksa
Ve eğer karanlık tehlikeli önsezilerle patlarsa kafan
Seni ayın karanlık yüzünde göreceğim
Deli kafamın içinde
Deli kafamın içinde
Bıçağı kaldırıyorsun, değişimi sağlıyorsun
Beni yeniden şekillendiriyorsun aklım başıma gelene dek
Kapıyı kilitliyorsun
Ve anahtarı uzağa fırlatıyorsun
Kafamın içinde biri var ama o ben değilim
Ve eğer bulut yarılırsa, gök gürlerse kulağında
Bağırırsın ve kimse duymaz görünür sesini
Ve eğer çalmaya başladığın grup farklı notalar çalıyorsa
Seni ayın karanlık yüzünde göreceğim
ECLIPSE (TUTULMA)
Tüm dokundukların
Tüm gördüklerin
Tüm tattıkların
Tüm hissettiklerin
Tüm sevdiklerin
Tüm nefret ettiklerin
Tüm kuşkulandıkların
Tüm korudukların
Tüm verdiklerin
Tüm satın aldıkların
dilendiklerin, ödünç aldıkların, çaldıkların
Tüm yarattıkların
Tüm tahrip ettiklerin
Tüm yaptıkların
Tüm söylediklerin
Tüm yediklerin
Tanıştığın herkes
Tüm küçümsediklerin
Kavga ettiğin herkes
Tüm şu andakilerin
Tüm geçmiştekiler
Tüm gelecektekiler
ve güneşin altındaki her şey uyum içinde
ama güneş örtülmüş (tutulmuş) ay tarafından
Aslında ayın karanlık yüzü yoktur. . . . . . . . . . . . .
Çünkü her tarafı karanlıktır. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .